Güncel Haber Girişi : 06 Nisan 2021 21:23

STAVRAPOL TÜRKMENLERİ SAMİ NOGAY

STAVRAPOL TÜRKMENLERİ SAMİ NOGAY
Kafkasya'nın kuzeyinde uzanan geniş bozkırlara Orta Asya'da yer alan Atayurtları Türkmenistan'dan son birkaç yüzyıl içinde göç ederek gelip yerleşen Türkmen boyları günümüzde Stavropol Türkmenleri adıyla tanınmaktadırlar.

Stavropol Türkmenlerinin Kafkasların kuzeyindeki Astrahan, Açıkulak ve Stavropol düzlüklerine göç ederek yerleşmeleriyle ilgili tarihî kaynaklar onların 16-18. yüzyıllarda Mangışlak, Üstyurt, Sargamış, Uzboy, Balkan ve Bozacı gibi Orta Asya'da yer alan bölgelerde yaşamış olduklarını belgelemektedir.
Hive Hanlarının saldırıları ve ağır vergilerinden kurtulmak amacıyla Ruslara yaklaşan Türkmen boylarından Çovdurlar, İgdirler ve Söyüncacılar göçebe hayatlarını rahatça sürdürebilmek amacıyla Rusya idaresi altına alınmayı talep etmişler ve Rusya topraklarına göç etmelerinin sağlanmasını istemişlerdi. 1777 yılında Mangışlak'tan Astrahan'a göç eden Türkmenler, Astrahan valisi Yakob'a yazdıkları dilekçelerinde atalarının 1677 yılında kendi hür iradeleriyle Mangışlak'tan Astrahan'a göçüp geldiklerini bildiriyorlardı.
1653 yılında Kafkasya'nın kuzeyine 1665 Türkmen obasının göç ettiği bilinmektedir. 1785 yılına kadar Kafkasya'ya İgdir, Çovdur ve Söyüncacıların 1400 obası göç yoluyla gelmiş bulunmaktaydı. 1803 yılında Astrahan'a gelen Abdal aşiretinin dört temsilcisi kendi boylarının Rus idaresine kabul edilmelerini talep etmişlerdi. 19 Kasım 1811'de Astrahan vali yardımcısı Velsovskiy 2300 Çovdur obasının Astrahan'a gelmiş olduğunu belirtmekte ve kendilerinden önce gelen aşiretlerle birlikte yaşamalarına izin verilip verilmeyeceği hususunda bilgi istemekteydi. 1813 yılında 600 Türkmen daha Hazar denizi yoluyla gelerek Volga ırmağı boylarına yerleştiler. 
Çovdur, İgdir ve Söyüncacı aşiretlerinin birleşmesinden teşekkül eden Stavropol Türkmenleri çıkış yerlerinin Türkmenistan'ın Seyinhan ili olduğunu kabul ederler. Bu üç aşiret kendi aralarında alt kollara ayrılmıştır. Bunların başlıcalarının isimleri şöyledir:
1. Çovdur Aşireti
Galım (Akgalım, Garagalım), Sevi, Sokı, Alacabaş (Tüver), At (Çoralar), Çakçak (Höveşşeli, Savarcalı).
2. İgdir Aşireti
Yahşıhoca, Goludaglı (Firene), Düzmüş, Gazayaklı (Hıdırili, Salargazan, Orsut, Yakup), Geyen, Tüver (Cumaköyler, Çüykeller, Çerikler, Kahramanlar), Dogma, Mamıt, Gökler.
3. Söyüncacı Aşireti
Avlemin, Abdılgappar, Hakberdi, Yarı (Garadombı, Barhan), Durdok, Söyündik (Garabiy, Bekir, Çekir, Takır, Özvek). 
Başlıca geçim kaynakları hayvancılık olan Stavropol Türkmenleri göçebelik esasına dayanan hayat tarzlarıyla Kafkaslar'ın kuzeyindeki bozkırlara ve Stavropol bölgesine göç edip yerleşmeden önce, ilk olarak Astrahan bozkırlarında ve Volga (İdil) ırmağı kıyılarında yaşamışlardı. Kafkaslar'ın kuzeyine geldikten sonra ise, Kuma, Maniç, Aygur ve Kalaus ırmaklarının kenarlarında göçebe bir hayat sürmüşlerdi. Bu yerler daha sonra "Türkmen Sahrası" olarak adlandırılmıştır. İgdirler Kuma, Çovdurlar Kalaus ırmakları boylarında göçebelik ederlerken, Söyüncacılar Maniç ırmağı kıyılarını mesken tutmuşlardı.
Çar I. Petro devrinde Kalmuk hanlarının idaresi altında yaşayan Stavropol Türkmenlerinin bir bölümü, 1771 yılında Kalmuk Hanı Ubuşi'nin zoruyla Volga ırmağının yukarı kısımlarına götürülmüşlerdi. Bir süre sonra bunlardan 340 çadırlık bir Türkmen aşireti Volga'dan Astrahan'a kaçıp gelmeyi başardı. Kaçıp geri gelen bu Türkmenlere Volga'dan Kuma ırmağına kadar olan arazide göçebelik etme izni verildi.
Komşu yaşadıkları Nogay Tatarlarıyla aralarında etnik ve kültürel etkileşim yaşanan Stavropol Türkmenleri, Kafkas halklarının kültürlerinden de etkilenerek bazı kültür unsurlarını toplumsal yapılarına kazandırdılar. Kafkasya'nın diğer halklarıyla belirli ticaret merkezlerinde yakın ilişki ve etkileşime giren Türkmenler Stavropol eyaletinin yanı sıra, Kafkasya'daki Terek ve Mozdok gibi merkezlerle ticarî ilişkilerini geliştirirken, Kafkas Ötesi'ndeki Tiflis ve Bakü ile de ticarî ilişki kurmuşlardı. Göçebe ekonomilerinin ürünleri olan at, deve, koyun ve sığırlarla birlikte, deve ve koyunyünü de satan Stavropol Türkmenleri, 1848 yılında Tiflis vilayeti ile diğer pazarlarda 8262 baş hayvan satmışlardı. Kafkasya'dan Kafkas Ötesi'ne ya da ters istikamette ticarî mal taşıyan kervanlara develerini kiralayan Türkmenler, bu ticaretten de iyi gelir elde ediyorlardı. 1849 yılında Türkmenler Mozdok'tan Tiflis'e mal götürenlere 1200 deve kiralamışlardı. 
1809 yılında Stavropol Türkmenleri 836 çadırdan meydana geliyorlardı. Bunlardan 336 çadır İgdir, 250 çadır Söyüncacı aşiretindendi. 
Kafkasya'nın kuzeyinde 10 Mart 1825 tarihinde kurulan Baş Türkmen Komiserliği Türkmenlerin önemli bir kısmını bu bölgede topladı. Stavropol vilayetinin idaresi altında bulunan Türkmen bölgesi Kalaus ırmağından Kuma ırmağına kadar olan geniş sahayı içine alırken, kuzey-doğuda Kalmuklar, doğuda Kara Nogaylar, güneyde Açıkulak Nogayları ve batıda diğer Kafkasya vilayetleri ile sınır teşekkül etmişti. 1845 yılında Stavropol vilayetinde yaşayan göçebe Türkmenlerin nüfusu 13.440 olarak tespit edilmişti. 1850 yılında nüfusları 12.890 kişiye düşmüştü.
19. yüzyıl sonlarına doğru göçebe hayatının getirdiği zorluklar, ekonomik sıkıntı ve salgın hastalıklar Türkmenlerin bir kısmının yerleşik hayata geçmesine sebep oldu. 1863 yılında Ulı Barhançak'ta 7-8 obadan teşekkül eden ilk Türkmen köyü kuruldu. İlk yerleşik Türkmen köyü olması dolayısıyla bu köye Başagıl (Baş oba) adı verildi. 1900-1910 yılları arasında Türkmen köylerinde Rus hükümetinin ve Türkmen ailelerinin katkılarıyla medreseler ve iki ilkokul eğitime açıldı. Okullarda Rusça, Arapça ve Tatarca dersler verilmekteydi. Türkmen çocuklarının okumaya olan hevesleri ve okuldaki başarıları bölgedeki Rus idarecilerini bile hayrete düşürüyordu. Böylece göçebelikten yerleşik hayata geçirilen Stavropol Türkmenlerinin Ruslaştırılması ve geleneksel kültürlerinden uzaklaştırılması başarıyla yürütülmeye başladı.
Sovyet hâkimiyeti altındaki dönemde Merkezî İcra Komitesi Meclisi Stavropol bölgesinin kuzeydoğu kısmında bir Türkmen bölgesi oluşturdu. Bu bölgenin idaresi altına 14 Türkmen köyü girmekteydi. 18 Mayıs 1926'da Türkmen Bölgesi İcra Komitesi Meclisi bir karar alarak, Stavropol Türkmenlerinin köylerinde eğitimin ana dillerinde yapılabilmesi için Orta Asya'da kurulmuş olan Türkmenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile eğitim alanında işbirliğine gidilmesini ve Türkmen okullarında Türkmenistan Cumhuriyeti'nde yayımlanmış olan ders kitaplarının temel alınmasını, bu maksatla Türkmen öğretmenlerini Türkmenistan'a eğitime göndermek gerektiğini bildirdi. Stavropol Türkmenleri ata yurtları Türkmenistan'da kurulmuş olan cumhuri yetleri ile yalnız eğitim alanında değil, ekonomi ve kültür sahasında da irtibata geçerek ekonomik durumlarını ve kültürel seviyelerini de yükselttiler. 1936 yılında Stavropol Türkmenleri arasında okuma-yazma oranı %68'i geçmişti. Türkmen bölgesinin idaresinde 16 kolhoz mevcuttu. 1933 yılından itibaren kendi dillerinde gazete yayımlanmaya başlamıştı.
İkinci Dünya Savaşı yıllarında Kafkasya'nın Alman işgaline uğramasının ardından 1943 yılı Kasım ayında Karaçaylıların, 1944 yılı Şubat ve Mart aylarında da Çeçen-İnguşlar ile Malkarlıların Orta Asya ve Sibirya'ya sürgüne gönderilmeleriyle Kafkasya'daki özerk cumhuriyet ve bölgelerin sınırlarında değişiklikler yapılmıştı. 1956 yılında Stalin'in ölümünün ardından sürgüne gönderilen Kafkas halklarının itibarlarının iade edilmesiyle Karaçay-Malkarlılar ve Çeçen-İnguşlar Kafkasya'daki ata yurtlarına dönmeye başladılar. Bunun üzerine Kafkasya'da sınırlar yeniden çizilirken, yeni özerk bölge ve cumhuriyetler oluşturuldu. Bu değişikliklerden Stavropol Türkmenleri de etkilendiler. 1956 yılında Millî Türkmen Bölgesi ilga edilerek, bölgedeki kolhozlar, sovhozlar ve çiftlikler Rus bölgelerine dağıtıldı. Neftekumsk ve Açıkulak Türkmenlerinin birbirlerinden uzakta, ayrı ayrı olarak yaşamaları Stavropol Türkmenlerinin aralarındaki ilişkilere, kültürel ve ekonomik faaliyetlere, millî birliklerine olumsuz biçimde tesir etti. 1970 yılında Türkmen bölgesinin yeniden kurulmasına rağmen, Stavropol Türkmenleri eski eğitim sistemlerini tekrar kuramadılar, bunun sonucunda dillerini ve kültürlerini kaybetmeye ve Ruslaşmaya doğru hızla gidiyor. 
Günümüzde Stavropol bölgesinde yirmiye yakın Türkmen köyü bulunmaktadır. Bunlar şunlardır:
Tomus Stavka (Estevke), Maştakgulak, Sarıgamış (Çöngkey/Şarhalsun), Çur, Yangkuy (Kulikova Kopani), Savan, Edilbay, Başanta, Yusupgulak, Başagıl (Yokarı Barhançak), Damak Agıl (Eteki Barhançak), Özeksuvat, Deşikli, Çelal, Gapgaç, Mırzavek, Mahmıtmekdep.
Kesin olmamakla birlikte, Stavropol Türkmenlerinin 1993 yılı nüfuslarının yaklaşık 15.000 kişi civarında olduğu tahmin edilmektedir.