6. Esenler Film Festivali, ikinci gününde film gösterimleri ve ustalık sınıfıyla sinemaseverleri iki farklı mekânda bir araya getirdi. Festivalin ikinci günü, çocuklara yönelik özel bir gösterimden kısa film seçkilerine, Türkiye sinemasının güncel örneklerinden uluslararası sinemaya uzanan zengin bir programla tamamlandı. İran sinemasının ikonik isimlerinden onur ödülü sahibi dünyaca ünlü yönetmen Rıza Mirkerimi 'Ustalık Sınıfı' nda sevenleri ile bir araya geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü'nün desteği, Ziraat Katılım'ın ana sponsorluğu ve Esenler Belediyesi'nin ev sahipliğinde düzenlenen 6. Esenler Film Festivali'nde ikinci günün ilk etkinlikleri Esenler Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezinde başladı. Çocuk filmleri seçkisi kapsamında gösterilen Nasreddin Hoca Zaman Yolcusu: Kadim Medeniyetler filmi, genç izleyicilerle buluştu. Günün devamında yarışma dışı kısa film seçkileri izleyici karşısına çıktı. Farklı anlatım biçimlerine sahip kısa filmler, festivalin genç sinemacılara açtığı alanı bir kez daha görünür kıldı. Akşam saatlerinde ise Yakın Plan Türkiye Film Seçkisi kapsamında Işığın Hasadı filmi gösterildi. Yönetmen Esin Özalp Öztürk, gösterim sonrası soruları yanıtlarken filmin çekim sürecine dair ayrıntılar aktardı. Soğan işçilerinin yaşamını konu ettiği belgeseli çekerken gözlem yapma şansı bulduğunu söyleyen Öztürk, işçilerin elektrik ve jeneratör etrafında zorlu bir yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çekti. AİLE İÇİ SORUNLAR FORM DEĞİŞTİREREK DEVAM EDİYOR İkinci günün bir diğer önemli adresi AKM Yeşilçam Sineması oldu. Gün, Yakın Plan Türkiye Film Seçkisi kapsamında Kanto filminin gösterimiyle başladı. Gösterim ardından yönetmen Ensar Altay ve film ekibi, izleyiciler ile söyleşi gerçekleştirdi. Seyircinin sorularını yanıtlayan yönetmen Ensar Altay, konunun güncel yanlarına dair yorumlar yaptı. Kuşaklar arası çatışmanın güncellediğini yitirmediğini ifade eden Altay, sorular üzerine toplumdaki aile ilişkileri ve eşler arası sorunların form değiştirerek sürdüğünü vurguladı. RIZA MİRKERİMİ: TÜRK SİNEMASINI MERAK EDİYOR VE İZLİYORUM Ardından Onur Ödülü sahibi yönetmen Rıza Mirkerimi'nin filmi The Night Guardian, "Onuruna Filmler" başlığı altında izleyiciyle buluştu. Gösterimin ardından gerçekleştirilen Rıza Mirkerimi Ustalık Sınıfı, festivalin en çok ilgi gören etkinliklerinden biri oldu. Moderatörlüğünü Peyman Soleimani'nin üstlendiği ustalık sınıfında Mirkerimi, sinema dili, anlatı yapısı ve yönetmenlik yaklaşımı üzerine deneyimlerini katılımcılarla paylaştı. Türk sinemasını merak ettiğini ve izlediğini belirten Mirkerimi, Türk ve İran sineması arasında çok yakınlık hissettiğini ve ikisinde de şairane bir his olduğunu söyledi. "FESTİVAL YAPMAK FİLM ÇEKMEKTEN DAHA ZOR" Programda seyircilerin sorularını yanıtlayan usta yönetmen Rıza Mirkerimi, kişisel tecrübelerinden örnekler vererek film çekmenin bazı zorluklarına değindi. Seyirci beklentilerine dair bir soruyu yanıtlayan Mirkerimi, yönetmenin hangi şartlarda olursa olsun kendi sesini dinlemesi gerektiğini söyledi. Bir başka soruya yanıt verirken en önemli sürecin hikaye ile kurulacak bağ olduğuna dikkat çeken usta sinemacı, İran'daki Fecr Film Festivali'ndeki direktörlüğünü hatırlatan bir seyircinin "film yapmak mı daha zor, festival yapmak mı?" sorusuna festival yapmanın çok daha zor olduğunu örneklerle anlattı. "AKŞAM YEMEĞİ" FİLMİNE YOĞUNLUK NEDENİYLE EK GÖSTERİM Günün akşam programı, özel gösterim kapsamında düzenlenen Akşam Yemeği filminin İstanbul galasıyla devam etti. Bu yıl Antalya Film Festivali'nde yarışan ve Esenler Film Festivali kapsamında AKM Yeşilçam Sineması'nda özel gösterimi yapılan filme ilgi beklenenin üzerinde gerçekleşince film ikinci bir seansla yeniden gösterildi. Her iki gösterimde de seyirciden gelen soruları yanıtlayan film ekibi gösterilen yoğun ilgiden duydukları mutluluğu dile getirdi. "HEPİMİZİN ORTAK HİKÂYESİ" Film sürecinin sorulduğu soruya yanıt veren senarist, yapımcı Suat Köçer yakın bir dostunun kişisel yaşamından yola çıkarak filmin öyküsünü yazdığını söyledi. Konunun aile içinde yaşanan evlilik baskısı etrafında geliştiğinden pek çokları için tanıdık olduğunu belirten Köçer, "Bu aslında hepimizin ortak hikâyesi. Her ne kadar toplumun hemen her kesiminde yaşansa da baskının en yoğun tarafının kadınlarca yaşandığına dikkat çekmeye çalıştık" dedi. Oyuncu kadrosuyla çalışma sürecinin nasıl olduğundan bahseden yönetmen Okan Akgün; Perihan Savaş ve Halil Ergün'e hayran olduğunu vurguladı. Akgün, iki ustayla çalışmanın kendisini başlarda düşündürttüğünü ancak Eda Akalın, Sefa Şenel, Berfin Taş ve Yağmur Ruken Kahraman'ın genç kuşak başarılı oyuncular olarak iki ustayla güçlü bir bağ kurduklarını söyledi. Film gösterimleri ve ustalık sınıfıyla yoğun bir program sunan 6. Esenler Film Festivali, ikinci gününde de sinemayı yalnızca izlenen değil, üzerine düşünülen ve paylaşılan bir sanat alanı olarak ele almayı sürdürdü.