Vakfın, TEV'li öğrencilerinin eğitim yaşamındaki etkisini ölçme amacıyla hayata geçirdiği Etki Araştırması'na göre gençler, ekonomik koşullar ve yalnızlık hissiyle mücadele ediyor. Ekonomik ya da duygusal olarak desteklenmeyen gençler; öğrencilik hayatında çalışmak zorunda kalmak, aileye yük olma hissinin yarattığı mahcubiyet, güvenlik kaygısı ve sosyal ve kültür sanat faaliyetlerine bütçe ayıramamak gibi nedenlerle "gençliğini yaşama" hakkından mahrum kalıyor. TEV Genel Müdürü Banu Taşkın gençlerin "genç olma" hakkının; eğitim almak, saygı görmek, kendi yaşamıyla ilgili söz sahibi olmak, eğlenmek, keşfetmek, dinlenmek, değer görmek, hayal kurmak, spor yapmak gibi aslında çok temel sayılabilecek hakları kapsadığını ifade ediyor. Türkiye'nin eğitime gönül veren en köklü sivil toplum kuruluşlarından Türk Eğitim Vakfı (TEV), üniversiteli gençlerin eğitim yolculuğunda karşılaştığı zorlukları, umut kaynaklarını ve destek ihtiyaçlarını ortaya koyan etki araştırması sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı. 19–35 yaş aralığındaki 1.175 TEV bursiyeri, 374 mezun bursiyer ve 397 kişilik kontrol grubu olmak üzere toplam 1.946 gençle gerçekleştirilen araştırmada; çoklu krizler çağının etkileri, psikolojik dayanıklılık, sosyal katılım ve eğitime erişim gibi çeşitli başlıklarda çarpıcı sonuçlara ulaşıldı. Gençler Kaygı, Yalnızlık ve "Gençliğini Yaşayamama" Gerçeği ile Karşı Karşıya Vakfın saha araştırmasından elde ettiği bulgulara göre gençlerin en sık dile getirdiği duygu "gelecek kaygısı" oldu. Gençler; ekonomik dalgalanmalar, hayat pahalılığı, temel ihtiyaçlara erişim ve iş bulma endişesi nedeniyle üniversite yıllarında "gençliğini yaşayamıyor." Bu durum sıkça sosyal izolasyon, yalnızlık, değersizlik ve "yarına dair belirsizlik" hissini beraberinde getiriyor. Araştırma aynı zamanda hali hazırda TEV'den destek alan bursiyerlerin önemli bir bölümünün maddi kısıtlar nedeniyle toplumsal hayata aktif olarak katılamadığını ortaya koyuyor. Buna paralel olarak, toplumsal hayattan uzaklaşmanın, psikolojik iyi oluşu olumsuz etkilediği araştırmanın bir diğer önemli sonucudur. Buna karşın, sosyal etkinliklere katılma imkanı bulan gençlerde yaşam memnuniyeti artarken özgüven de anlamlı ölçüde yükseliyor. TEV Bursiyerleri Kendini Daha Güçlü, Değerli ve Huzurlu Hissediyor Araştırma, TEV'in etki izine bakıldığında bursiyerlerin TEV ile daha güçlü, değerli, huzurlu hissettiğine vurgu yapıyor. Bu tablo TEV'in gençlerin sosyal, duygusal ve psikolojik iyi oluşunda yarattığı bütüncül etkiyi çarpıcı şekilde ortaya koyuyor. TEV burslarının gençlerin yaşamında güçlü bir dalga etkisi yarattığını gösteren çalışmada, finansal stresin azalması sayesinde bursiyerlerin çalışmak zorunda kalmadan akademik başarıya ve kişisel gelişime odaklanabildiği belirtiliyor. TEV bursiyerlerinin yaşam doyumu, akranlarına göre yüzde 7,2 oranında daha yüksek. Kültür-sanat etkinlikleri, dayanışma ortamları ve mentorluk desteği gençlerin özgüvenini ve dayanıklılığını artırıyor. "Gençlik, yetişkin olmayı beklediğimiz değil, bir insan yaşamının en üretken, en güzel, en enerjik dönemi." Öğrencilik hayatında derslerine odaklanmak yerine çalışmak zorunda kalmak, aileye yük olma hissinin yarattığı mahcubiyet, güvenlik kaygısı, sosyalleşmeye bütçe ayıramamak gibi nedenlerin gençleri yoksunluk hissiyle karşı karşıya bıraktığının altını çizen TEV Genel Müdürü Banu Taşkın, gençlerin yaşadığı görünmez yükleri şu sözlerle aktardı: "Hepimizin zihninde gençlerin yaşadığı maddi zorluklar ilk sırada yer alıyor çünkü yetişkinci bir toplum olarak gençlerle en çok bağ kurduğumuz alan bu. Finansal zorluklar başka yükleri daha da görünür hale getiriyor. Bugün gençler yetişkinlerin onlara yakıştırdığı bir hayatı yaşamak, sadece 'okumak' istemiyorlar; değer görmek, anlaşılmak, nefes alacak bir alan bulmak ve gençliklerini gerçekten yaşayabilmek istiyorlar. Biz de bu doğrultuda bir genç savunucusu olarak kendimizi konumluyoruz ve gençlerin eğitim alma, değer görme, saygı görme, gülme, dans etme, tiyatroya gitme, eğlenme ve daha pek çok hakkını yaşamaları için 'O bir genç' diyoruz ve gençliğini yaşama hakkına dikkat çekiyoruz. Unutmamalıyız ki gençlik yetişkin olmayı beklediğimiz, bir an önce atlatılması gereken bir dönem değil. Bir insan yaşamının en üretken, en güzel, en enerjik dönemi. Hem yetişkinlerin hem de bizzat gençlerin bu dönemin değerini bilmesi hepimiz için anlamlı ve gerekli." Türk Eğitim Vakfı'nın sunduğu destekler ve başvuru süreçleri hakkında detaylı bilgiye www.tev.org.tr web sitesinden ulaşılabilir.