Yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık çözümlerinde 35 yılı aşkın deneyime sahip Astons, Türkiye'deki yatırımcıların Yunanistan Golden Visa programına yoğun ilgisini yerel uzman desteği ve küresel deneyimiyle buluşturuyor. Türkiye'deki yatırımcılar, Yunanistan'ın Golden Visa programına gösterdikleri yoğun ilgiyle Avrupa'da yeni bir yaşam planı kuruyor. 2 bin 400'den fazla oturum izniyle Çin'den sonra dünyada ikinci sırada yer alan Türkiye, bu alanda en aktif ülkelerden biri. İstanbul'a yalnızca bir saatlik mesafede bulunan Atina; 250 bin euro'dan başlayan yatırım eşiği, her yıl yüzde 10–12 oranında değerlenen gayrimenkul piyasası, yüzde 7'ye varan kira getirileri ve üç nesli kapsayan aile avantajlarıyla öne çıkıyor. Taşınma zorunluluğu olmadan oturum hakkı sunan program sayesinde yatırımcılar hem Avrupa'da vizesiz seyahat özgürlüğü kazanıyor hem de AB bankalarına ve iş fırsatlarına doğrudan erişim elde ediyor. Astons ise İstanbul ve Atina'daki uzman ekibiyle, gayrimenkul seçiminden hukuki sürece kadar her adımda Türkiye'deki yatırımcıların yanında yer alıyor. "Astons olarak yatırımcılarımızın finansal ve kişisel hedeflerine ulaşmalarına destek oluyoruz" Astons Türkiye Direktörü Yağız Yiğit, Astons'un Türkiye'deki yatırımcılarla yol arkadaşlığını şöyle açıklıyor: "Son yıllarda Türkiye'deki yatırımcıların Avrupa'daki fırsatlara ilgisinin arttığını gözlemliyoruz. Özellikle Yunanistan Golden Visa programı, düşük giriş eşiği, güçlü kira getirileri ve değer kazanan gayrimenkul piyasasıyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte yalnızca yatırım değil, aynı zamanda üç nesli kapsayan aile avantajı, Avrupa bankacılık sistemine erişim ve iş kurma imkânları da yatırımcılar için belirleyici faktörler arasında. Biz Astons olarak, İstanbul ve Atina'daki uzman ekibimizle yatırımcıların hem finansal hem de kişisel hedeflerine ulaşmalarını sağlıyoruz. Yerel uzmanlığımızla Türkiye'de yatırımcıların ihtiyaçlarını yakından anlıyor, küresel deneyimimizle süreci şeffaf ve güvenli bir şekilde yönetiyoruz. Hedefimiz, yatırımcılarımızın aileleriyle birlikte Avrupa'da geleceğe dönük güvenilir bir B Planı oluşturmasına katkıda bulunmak."