DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, Mersin’deki zeytinlik alanların karşı karşıya olduğu tehditlere dikkat çekti. İYİ Parti grubu tarafından sunulan “Madencilik faaliyetleri nedeniyle zeytinliklerin katledilmesi ve yaşanan mağduriyetler” araştırma önergesini desteklediğini belirten Ekmen, “Bu önerge, yalnızca zeytinciliği değil, tarımın doğayla barışık sürdürülebilirliğini korumak açısından da önemlidir” dedi. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, Mersin’deki zeytinlik alanların karşı karşıya olduğu tehditlere dikkat çekti. Mersin, Türkiye’nin en büyük sekizinci zeytin üreticisi Ekmen, Mersin’in zeytin üretiminde Türkiye’nin en büyük sekizinci ili olduğunu vurgulayarak, “Öncelikle, İYİ Parti Grubu’na ve Mersin Milletvekilimiz Sayın Burhanettin Kocamaz’a Mersin’deki zeytinlik alanların sorunları ve Mersin zeytinciliğinin kendisinin konuşulmasına vesile olan önergeleri nedeniyle teşekkür ediyoruz. Resmî verilere göre Türkiye'de 11 milyon 201 bin meyve veren zeytin ağacıyla Mersin en çok zeytin üreten 8'inci il. Mersin’in, Tarsus’tan Anamur’a kadar uzanan coğrafyasında her ilçenin kendine has zeytin çeşitleri Türk zeytinciliğine büyük katkı sağlıyor” diyerek bölgenin üretimdeki değerine değindi. Mut zeytini Türkiye’ye değer katıyor, ama hak ettiği yerde değil Mut zeytini ve zeytinyağının sahip olduğu eşsiz niteliklere dikkat çeken Ekmen, “Mut zeytini ve zeytinyağı, mikroklimatik özellikleri nedeniyle hastalıksız ve sıfır ilaçla üretilen eşsiz bir üründür. Türkiye'de emsali bulunmayan bir yağdır. Yüksek rakımı, toplam güneş görme süresi, gece ve gündüz saat ile ısı farkından kaynaklanan imkânlar ve aynı şekilde düşük nem nedeniyle Mut ilçemizde sıfır hastalıkla ve dolayısıyla sıfır ilaç kullanımıyla zeytinyağı ve zeytin üretilmektedir ancak maalesef marka değeri olarak istenen yere kavuşmamaktadır” ifadelerini kullandı. Ayrıca Ekmen, Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ve Mut Belediye Başkanı Murat Orhan’ın bu alandaki çabalarının da takdir edilmesi gerektiğini belirtti. Zeytin ağaçlarının devlet eliyle kesilmesi kabul edilemez Mersin’de, geçmişte Orman Müdürlüğünün teşvikiyle dikilen zeytin ağaçlarının bugün sınır ve mülkiyet sorunları gerekçe gösterilerek kesildiğini belirten Ekmen, “Bu ağaçlar çoğu zaman vatandaşın kendi eliyle metruk ya da orman vasfı taşımayan arazilerde diktiği ve bakımını yaptığı ürünlerdir. Herhangi bir ağaç kesilmeden veya orman varlığına zarar verilmeden metruk alanların ihyası yoluyla ortaya çıkan bir değerdir. Bu değeri ortaya çıkarttığı ve emeğini verdiği için çiftçinin ödüllendirilmesi, eğer mevzuattan kaynaklanan birtakım sorunlar var ise bunun ortadan kaldırılması gerekiyorken bugün zeytin ağaçları kesiliyor” dedi. Türkiye’nin zeytin varlığının kıyımına son verilmelidir Ekmen, yakın zamanda Meclis’e gelmesi beklenen Maden Yasası teklifinde zeytin ağaçlarının taşınması konusunun gündeme geleceğini hatırlatarak, “Orada 40 bin zeytin ağacının taşınması için Meclis ayağa kalkacak ama Mersin’de sessizce kesilen ağaçlara kimse ses çıkarmıyor. Bu bir vahşettir, buna ‘dur’ demek gerekir. Bu çifte standarda son verilmelidir. Bir başka orman varlığına zarar vermeden üretilen her türlü zeytin, ceviz, cennet hurması ve benzeri meyve ağaçlarının korunması, gerekiyorsa bunun karşılığında bir kira bedeli alınarak bu üretim korunmalı ama asla yok edilmemeli. Türkiye’nin zeytin varlığının kıyımına son verilmelidir” sözleriyle tamamlayan Ekmen tarımın, üreticinin ve çevrenin korunması için iktidara acil çözüm çağrısında bulundu.
