Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, Ankara İl Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada, AK Parti'ye ekonomi politikaları üzerinden eleştiriler yöneltti ve erken seçim çağrısında bulundu.
‘SANIĞI GETİRİN’
Erbakan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: “İktidara çağrıda bulunuyoruz: En kısa zamanda sandığı milletin önüne getirin. Bu sandık milletin önüne gelince milletimiz ferasetle hareket edecek ve Milli Görüş’ün tek temsilcisi Yeniden Refah Partimizi iktidara getirecek. Yeniden Refah Partisi, Türkiye’yi ve milletimizi borç, faiz, zam, vergi girdabından kurtaracak inşallah! Biz bu milletin parasını, tüyü bitmemiş yetimin hakkını rantiyecilere ve imtiyazlılara yedirmeyeceğiz!”
“İktidara çağrıda bulunuyoruz: En kısa zamanda sandığı milletin önüne getirin. Bu sandık milletin önüne gelince milletimiz ferasetle hareket edecek ve Milli Görüş’ün tek temsilcisi Yeniden Refah Partimizi iktidara getirecek. Yeniden Refah Partisi, Türkiye’yi ve milletimizi borç, faiz, zam, vergi girdabından kurtaracak inşallah! Biz bu milletin parasını, tüyü bitmemiş yetimin hakkını rantiyecilere ve imtiyazlılara yedirmeyeceğiz!” '6,5 MİLYON BORÇLU' “Türkiye’nin gerçek gündemi yoksulluktur. Şu mübarek Ramazan ayında iftar sofrasını hazırlamakta, sahur hazırlamakta zorlanan milyonlar var, asgari ücretliler ve emekliler var. Bugün Türkiye’de yoksulluk sınırı 72 bin lirayı aşmış durumda. Açlık sınırı 22 bin lirayı aşmış durumda. Böyle bir ortamda asgari ücretin 22 bin lira, emekli maaşının 14 bin 469 lira olması demek, bu hayat pahalılığında Türkiye’de halkın yüzde 45’inin aç, yüzde 80’inin yoksul olması demek. Diyanet’in artık asgari ücretlilere ve emeklilere de fitre verilebilir fetvasını hepiniz yakinen gördünüz duydunuz. Türkiye’de yoksulluğun ve açlığın ulaştığı yeri göstermesi bakımından bu açıklama önemli bir yer tutuyor. Ayrıca 6,5 milyon kredi ve bireysel kredi kartı borçlusuyla karşı karşıyayız.
Türkiye’de ekonomi iyiye gitmiyor. İşte Türk liramızın değer kaybını gösterecek en önemli göstergelerden biri, sayın Cumhurbaşkanının gitti gezilerde çocuklara 200 lira vermesi. Piyasadaki en yüksek banknotu çocuklara harçlık olarak vermek durumunda kalıyor. Türk Lirasının değerinin nasıl eridiğini, enflasyonun ne boyutta olduğunu, ekonominin ne noktaya geldiğini görüyoruz. İktidar her ne kadar Türk lirasındaki değer kaybını gizlemek için 500 ve bin liralık banknotları basmayı reddetse de, sayın Cumhurbaşkanının küçük çocuklara 200 lira dağıtması nasıl bir ekonomiyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.