9418,01%1,26
39,88% 0,29
46,79% 0,23
4198,08% -1,35
6736,90% -1,10
Konut krizine karşı devlet düğmeye bastı. İstanbul’da başlatılacak kiralık sosyal konut modeliyle kira piyasası rahatlatılmak isteniyor. Uzmanlara göre bu adım değerli ancak kalıcı başarı için planlı genişleme, adil erişim ve Anadolu’ya yönelen teşvik politikaları şart. İstanbul’da hızla artan kiralara çözüm üretmek amacıyla Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından kiralık sosyal konut modeli başlatılıyor. Pilot uygulamalarla hayata geçirilmesi beklenen model, özellikle dar gelirli kesimlerin barınma sorununa çözüm sunmayı hedefliyor. Kamuoyunun dikkatle takip ettiği bu yeni dönemi sektör temsilcileri de olumlu karşılıyor. Ancak uyarılar da var: Projenin kalıcı olması, hedef kitleye adil erişim sağlaması ve ülke genelindeki kentleşme dengesine katkı sunması gerektiği belirtiliyor. Şule Alp: “Kira piyasasında kamu eliyle bir dengeleme başlıyor” Gayrimenkul Uzmanı Şule Alp, sosyal kiralık konut hamlesini kamu müdahalesiyle kira piyasasında denge kurma girişimi olarak değerlendiriyor: “TOKİ’nin bu adımı, özellikle İstanbul’da derinleşen kira krizine kamu eliyle yapılan anlamlı bir müdahaledir. Ancak etki yaratabilmesi için geçici değil, sürdürülebilir ve planlı olması gerekir. Hedef kitle iyi tanımlanmalı, uygulama şeffaf yürütülmeli.” Alp ayrıca, özel sektörle yapılacak hibrit projeler ve yeni yatırım modelleriyle bu sürecin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Şerif Nadi Varlı: “Sosyal Konut Hamlesi Değerli, Ancak İstanbul’un Yükünü Hafifletmek Şart” Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Vartur CEO’su Şerif Nadi Varlı ise, sosyal kiralık konut girişimini “toplumsal huzura katkı” olarak nitelendirirken, daha geniş bir perspektife dikkat çekti: “Devletin sosyal konutları kiraya vererek toplumsal dengeye katkı sunma çabası son derece kıymetli. Bu adımlar sadece barınma değil, aynı zamanda huzur ve sosyal adalet açısından da önemli.” Ancak Varlı, İstanbul’un nüfus yükünün artık sürdürülemez hale geldiğini ifade ederek teşviklerin Anadolu’ya kaydırılması gerektiğini söyledi: “2000 yılında 65 milyon olan Türkiye nüfusu, 2025’te 85 milyona ulaştı. Bu süreçte İstanbul’un nüfusu ise 10 milyondan 15,7 milyona çıkarak %57 büyüdü. Bu oran, ülke ortalamasının yaklaşık %90 üzerinde. İstanbul’un bu yoğun göç yükünü taşıması artık mümkün değil.” “Sosyal konut kiralama projeleri mutlaka Anadolu kentlerini de kapsamalı. İş, eğitim ve yaşam ağlarını dengeli şekilde yurt geneline yaymak zorundayız. Aksi halde İstanbul’da yapılan her çözüm, sadece günü kurtarır; uzun vadede kentleşme krizini çözemez.” TOKİ’nin hayata geçirmeye hazırlandığı sosyal kiralık konut modeli, uzmanlara göre önemli bir başlangıç olabilir. Ancak bu adımın yalnızca İstanbul ölçeğinde kalmaması, ülke genelinde daha dengeli bir kentleşmeyi hedeflemesi gerektiği vurgulanıyor.