• BIST 100

    14200,54%-0,68
  • DOLAR

    42,69% 0,00
  • EURO

    50,21% 0,03
  • GRAM ALTIN

    5909,70% 0,02
  • Ç. ALTIN

    9522,21% -0,18

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Baskı kültüründe zeki ama tembel insan çoktur!”

Totaliter sistemlerin eğitim anlayışını dikkat çeken Psikiyatrist Prof. Dr. Tarhan, “Otoriter, korku ve baskı odaklı eğitim kültürlerinde insanlar genellikle pasif agresif olur. ‘Evet’ der ama yapmaz. Bu yüzden bu toplumlarda zeki

GÜNDEM 16.12.2025 23:11:00 58 0
Prof. Dr. Nevzat Tarhan:  “Baskı kültüründe zeki ama tembel insan çoktur!”

Totaliter sistemlerin eğitim anlayışını dikkat çeken Psikiyatrist Prof. Dr. Tarhan, “Otoriter, korku ve baskı odaklı eğitim kültürlerinde insanlar genellikle pasif agresif olur. ‘Evet’ der ama yapmaz. Bu yüzden bu toplumlarda zeki ama tembel insan çoktur. Çünkü dışsal motivasyona bağımlı yetişmişlerdir. Yenilikçi ve girişimci bireyler bu nedenle az çıkar.” dedi. Özgürlüğün de yanlış anlaşıldığını belirten Prof. Dr. Tarhan, “İnsan özgürdür ama sorumsuz değildir. Başkasına da kendine de zarar verme özgürlüğü yoktur. Özgürlük, sorumlulukla dengelenirse gerçek anlamına kavuşur.” dedi. Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ödül-ceza psikolojisi konusunu değerlendirdi. İnsan beyni aldığı eğitime göre tepkisini değiştirir Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, insan beyninin ödül-ceza sistemine verdiği tepkilerin hayvan beyninden farklı işlediğini belirterek, modern eğitim anlayışında içsel motivasyonun ön plana çıkarılması gerektiğini söyledi. Hayvan beyninin cezaya daha önce tepki verdiğini dile getiren Prof. Dr. Tarhan, “İnsan beyni aldığı eğitime göre tepkisini değiştirir. Çok cezayla yetiştirilmişse cezaya daha erken tepki verir; ödüle ise daha sonra karşılık verir. İnsan bunu değiştirebiliyor, yorumlayabiliyor. Hayvanda ise ceza tepkisi daha hızlıdır. Beyinde negatif olaylara tepki, pozitif olaylara tepkiye göre altı misli daha fazla ve hızlıdır.” dedi. EEG testleriyle bu durumun ölçüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Tarhan, “Beyin negatif uyaranlara 50 milisaniye içinde tepki verirken, pozitif uyaranlara tepki için 300 milisaniye gerekir. Yani beynimiz olumsuz bilgiyi olumluya göre yaklaşık 6 kat daha hızlı algılıyor.” dedi.

Serotonin süreci ödüllendirir, anlam katar Modern nörobilimde “ödül-ceza” yerine “ödül ve kaçınma yolakları” tanımının kullanıldığını vurgulayan Prof. Dr. Tarhan, “Köpeğe iyi davranış için şeker vermek, kötü davranış için cezalandırmak işe yarar. Ama insan beyninde sadece dopamin sistemiyle, dışsal motivasyonla ilerlemek kişiyi sahte davranışlara sürükler. Modern anlayış diyor ki, sadece dopamin değil; serotonin sistemini de çalıştırın. Çünkü serotonin süreci ödüllendirir, anlam katar.” diye konuştu. Süreci ödüllendirin, içsel motivasyon gelişsin Prof. Dr. Tarhan, insanın karakter ve sorumluluk bilincinin, dışsal ödüllerle değil süreç odaklı eğitimle geliştiğine işaret ederek, “Bir insana sürekli ‘şunu yap, al ödül; bunu yap, al destek’ derseniz, içsel motivasyon gelişmez. Hep başkasının gözüne bakan, müdür varken çalışan, kontrol edilmediğinde kaytaran insanlar yetişir. Halbuki insanın özerklik duygusu gelişmeli, yalnız kaldığında da doğruyu yapabilmeli.” ifadesinde bulundu. Çocuklukta öğrenilen davranışlar tekrarla kişilik haline gelir İnsan kişiliğinin yalnızca üçte birinin genetik olduğunu, geri kalanının ise epigenetik yani öğrenilmiş alışkanlıklardan oluştuğunu belirten Prof. Dr. Tarhan, “Çocuklukta öğrenilen davranışlar tekrarla kişilik haline gelir. 6 hafta tekrarlarsanız alışkanlık, 6 ay tekrarlarsanız kişilik olur. Epigenetik mekanizmalar sayesinde beyin yanlış dürtüleri kapatabilir, doğru davranışları otomatik hale getirebilir.” şeklinde konuştu. Baskı kültürleri zeki ama tembel bireyler yetiştiriyor Prof. Dr. Tarhan, totaliter sistemlerin eğitim anlayışını da dikkat çekerek, “Otoriter, korku odaklı eğitim kültürlerinde insanlar genellikle pasif agresif olur. ‘Evet’ der ama yapmaz. Bu yüzden bu toplumlarda zeki ama tembel insan çoktur. Çünkü dışsal motivasyona bağımlı yetişmişlerdir. Yenilikçi ve girişimci bireyler bu nedenle az çıkar. Güvenli toplumlarda hukuk işler, kişi öngörülemez sürprizlerle karşılaşmaz. Yanlış yaptığında cezalandırılmak yerine öğrenme fırsatı sunulur. Bu yüzden özerklik, risk alma ve yenilikçilik gelişir. İçsel motivasyonun temelinde de bu güven vardır.” ifadelerini kullandı.

  Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Baskı kültüründe zeki ama tembel insan çoktur!” Totaliter sistemlerin eğitim anlayışını dikkat çeken Psikiyatrist Prof. Dr. Tarhan, “Otoriter, korku ve baskı odaklı eğitim kültürlerinde insanlar genellikle pasif agresif olur. ‘Evet’ der ama yapmaz. Bu yüzden bu toplumlarda zeki ama tembel insan çoktur. Çünkü dışsal motivasyona bağımlı yetişmişlerdir. Yenilikçi ve girişimci bireyler bu nedenle az çıkar.” dedi. Özgürlüğün de yanlış anlaşıldığını belirten Prof. Dr. Tarhan, “İnsan özgürdür ama sorumsuz değildir. Başkasına da kendine de zarar verme özgürlüğü yoktur. Özgürlük, sorumlulukla dengelenirse gerçek anlamına kavuşur.” dedi. Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ödül-ceza psikolojisi konusunu değerlendirdi. İnsan beyni aldığı eğitime göre tepkisini değiştirir Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, insan beyninin ödül-ceza sistemine verdiği tepkilerin hayvan beyninden farklı işlediğini belirterek, modern eğitim anlayışında içsel motivasyonun ön plana çıkarılması gerektiğini söyledi. Hayvan beyninin cezaya daha önce tepki verdiğini dile getiren Prof. Dr. Tarhan, “İnsan beyni aldığı eğitime göre tepkisini değiştirir. Çok cezayla yetiştirilmişse cezaya daha erken tepki verir; ödüle ise daha sonra karşılık verir. İnsan bunu değiştirebiliyor, yorumlayabiliyor. Hayvanda ise ceza tepkisi daha hızlıdır. Beyinde negatif olaylara tepki, pozitif olaylara tepkiye göre altı misli daha fazla ve hızlıdır.” dedi. EEG testleriyle bu durumun ölçüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Tarhan, “Beyin negatif uyaranlara 50 milisaniye içinde tepki verirken, pozitif uyaranlara tepki için 300 milisaniye gerekir. Yani beynimiz olumsuz bilgiyi olumluya göre yaklaşık 6 kat daha hızlı algılıyor.” dedi. Serotonin süreci ödüllendirir, anlam katar Modern nörobilimde “ödül-ceza” yerine “ödül ve kaçınma yolakları” tanımının kullanıldığını vurgulayan Prof. Dr. Tarhan, “Köpeğe iyi davranış için şeker vermek, kötü davranış için cezalandırmak işe yarar. Ama insan beyninde sadece dopamin sistemiyle, dışsal motivasyonla ilerlemek kişiyi sahte davranışlara sürükler. Modern anlayış diyor ki, sadece dopamin değil; serotonin sistemini de çalıştırın. Çünkü serotonin süreci ödüllendirir, anlam katar.” diye konuştu. Süreci ödüllendirin, içsel motivasyon gelişsin Prof. Dr. Tarhan, insanın karakter ve sorumluluk bilincinin, dışsal ödüllerle değil süreç odaklı eğitimle geliştiğine işaret ederek, “Bir insana sürekli ‘şunu yap, al ödül; bunu yap, al destek’ derseniz, içsel motivasyon gelişmez. Hep başkasının gözüne bakan, müdür varken çalışan, kontrol edilmediğinde kaytaran insanlar yetişir. Halbuki insanın özerklik duygusu gelişmeli, yalnız kaldığında da doğruyu yapabilmeli.” ifadesinde bulundu. Çocuklukta öğrenilen davranışlar tekrarla kişilik haline gelir İnsan kişiliğinin yalnızca üçte birinin genetik olduğunu, geri kalanının ise epigenetik yani öğrenilmiş alışkanlıklardan oluştuğunu belirten Prof. Dr. Tarhan, “Çocuklukta öğrenilen davranışlar tekrarla kişilik haline gelir. 6 hafta tekrarlarsanız alışkanlık, 6 ay tekrarlarsanız kişilik olur. Epigenetik mekanizmalar sayesinde beyin yanlış dürtüleri kapatabilir, doğru davranışları otomatik hale getirebilir.” şeklinde konuştu. Baskı kültürleri zeki ama tembel bireyler yetiştiriyor Prof. Dr. Tarhan, totaliter sistemlerin eğitim anlayışını da dikkat çekerek, “Otoriter, korku odaklı eğitim kültürlerinde insanlar genellikle pasif agresif olur. ‘Evet’ der ama yapmaz. Bu yüzden bu toplumlarda zeki ama tembel insan çoktur. Çünkü dışsal motivasyona bağımlı yetişmişlerdir. Yenilikçi ve girişimci bireyler bu nedenle az çıkar. Güvenli toplumlarda hukuk işler, kişi öngörülemez sürprizlerle karşılaşmaz. Yanlış yaptığında cezalandırılmak yerine öğrenme fırsatı sunulur. Bu yüzden özerklik, risk alma ve yenilikçilik gelişir. İçsel motivasyonun temelinde de bu güven vardır.” ifadelerini kullandı. Modern çağın en büyük sorunu yalnızlık Prof. Dr. Nevzat Tarhan, insan ilişkilerinin sağlıklı bir şekilde kurulabilmesi için güvenli bağlanma, empati ve içsel motivasyonun önemine dikkat çekerek, “Modern çağın en büyük sorunu yalnızlık. Bunun arkasında egoların şişmesi ve çıkar odaklı yaşam anlayışı var. Oysa insanın çıkar değil, doğruluk odaklı öğrenmesi gerekiyor” dedi. Güvenli bağlanma ve derin ilişkiler Prof. Dr. Tarhan, yakın çevre ile kurulan ilişkilerin birey için bir güven alanı olduğunu belirterek, “Bir insanın birinci dereceden yakınlarıyla kurduğu bağlar derin ve anlamlıysa güvenli bağlanma vardır. Ev güven alanıdır. Sosyal ilişkiler de güvenli olabilir fakat anlamlılık açısından daha sınırlıdır” diye konuştu. Bireylerin yalnızca iş yaşamıyla sınırlı kalmaması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tarhan, insanların mutlaka amatörce uğraşacağı, keyif alacağı bir meşgalesi olması gerektiğini söyledi. Narsistik bakış açısı yalnızlaştırıyor Günümüzde ilişkilerin hızla tüketildiğine işaret eden Prof. Dr. Tarhan, “Şimdilerde ‘sana uymuyorsa git’, ‘yapamıyorsan ayrıl’ gibi yaklaşımlar öne çıkıyor. Bu, narsistik bir bakış açısıdır. ‘Sen değerlisin, sen önemlisin, herkes sana uymak zorunda’ anlayışı insanı yalnızlaştırıyor” şeklinde konuştu. Çıkarcı olmak mı, erdemli olmak mı? Kapitalist sistemin çıkar odaklı bir ahlak anlayışı öğrettiğine vurgu yapan Prof. Dr. Tarhan, “Kapital sistem ‘çıkarcı olmak kârlıdır’ diyor. Ancak içsel motivasyonu önceleyen eğitim anlayışları ‘erdemli olmak kârlıdır’ der. Çünkü erdemli olan kişi orta ve uzun vadede kazanır, çıkarcı olan ise kısa vadede kazansa da sonunda kaybeder” diye konuştu. Pozitif disiplin ve ödül sistemi Öğrenme süreçlerinde ödülün esas, cezanın ise istisna olması gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Tarhan, “Beyin korkuyla değil, anlam ve amaç odaklı öğrenmeyle kalıcı şekilde öğrenir. Çocuklara hata yaptıklarında bağırmak ya da cezalandırmak yerine, o hatayı bir öğrenme fırsatına dönüştürmek gerekir. Böylece çocukta suçluluk yerine sorumluluk ve empati gelişir.” ifadesinde bulundu. İçsel motivasyonun 3 temel unsuru Prof. Dr. Tarhan, bireyde yetkinlik, özerklik ve kendini aşan bir amacın varlığının içsel motivasyonun temel unsurları olduğunu belirterek, “Dış ödül odaklı kişiler rüzgârla giden yelkenli gibidir. Rüzgâr yoksa ilerleyemezler. İçsel motivasyonu olan kişiler ise buharlı gemi gibidir; kendi gücüyle yol alabilir. Bu nedenle eğitim sistemleri bireye içsel motivasyonu öğretmelidir” dedi. İnsanın kendini değerlendirme biçimi ilişkilerini doğrudan etkiliyor Prof. Dr. Nevzat Tarhan, insanın kendini değerlendirme biçiminin hem kişisel gelişimi hem de toplumsal ilişkileri doğrudan etkilediğini dile getirerek, “Öz güven, kişinin olumlu yönlerini görüp onları öne çıkarırken olumsuz yönlerine karşı da önlem almasını sağlar. Ancak öz beğeni, kişinin kendini kusursuz görmesine yol açar. Bu da narsistik kişilik yapısına zemin hazırlar” diye konuştu. Fedakârlık şeması merhamet yorgunluğuna yol açar Prof. Dr. Tarhan, bazı kişilik yapılarında fedakârlığın aşırıya kaçtığını kaydederek, “Fedakârlık şeması olan kişiler herkese iyilik yapmak zorunda hisseder. İyilik yaptığında iyi, yapmadığında kötü bir insan olduğunu düşünür. Hak edene de etmeyene de aynı şekilde davranır. Karşılığında nankörlük gördüğünde ise yıkılır, kendini suçlar. Bu noktada suçluluk duygusu gerekçesi biliniyorsa öğrenmeye dönüşür; ama gerekçesiz suçluluk hastalıktır. Yoğun suçluluk ve yetersizlik duyguları depresyon belirtileridir.” ifadesinde bulundu. İnsan kendini aldatma ustasıdır İnsanın en büyük tuzaklarından birinin zihinsel zaafları olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tarhan, “İnsan çok zeki olmasına rağmen aptalca şeyler yapabilir. Çünkü insan kendi kendini aldatma ustasıdır. Hızlı kararlar çoğu zaman zihinsel tuzaklara yol açar. İçsel motivasyonu güçlü olanlar ise olayları daha iyi analiz eder ve cezaya gerek kalmadan doğruyu seçer” diye konuştu. Fiziksel görünüm kutsallaştırıldı, toplum dopamin bağımlısı oldu Sosyal medyanın fiziksel görünüme aşırı vurgu yaptığını dile getiren Prof. Dr. Tarhan, “Bugün gençsen, güzelsen, yakışıklıysan değerlisin; değilsen değersizsin anlayışı hâkim. Hollywood dopamin endüstrisi gibi çalışıyor. Oysa asıl olan serotonin toplumudur. Anlam, sanat, edebiyat, şiir ve kendini aşan amaçlarla elde edilen mutluluk daha kalıcıdır. Dopamin toplumu tüketim kültürünü körüklerken, serotonin toplumu erdemi ve anlamı öne çıkarır” şeklinde konuştu. Özgürlük sorumlulukla dengelenmeli Prof. Dr. Tarhan, özgürlüğün yanlış anlaşıldığını belirterek, “İnsan özgürdür ama sorumsuz değildir. Başkasına da kendine de zarar verme özgürlüğü yoktur. Örneğin bağımlılık tedavisinde kişi algıları bozulduğu için kendi kararını veremez. Böyle durumlarda zorunlu tedavi uygulanır. Özgürlük, sorumlulukla dengelenirse gerçek anlamına kavuşur. Özgürüz ama sorumsuz değiliz. Özgürüz diye başkasına zarar verme özgürlüğümüz yok. Kendimize de zarar verme özgürlüğümüz yok.” dedi. Karma inancı ve yüksek bir anlamın parçası olmak güven sağlar İnsanın belirsizliğe tahammül edemediğini hatırlatan Prof. Dr. Tarhan, “Beyin belirsizliği tehdit olarak algılar. Bu nedenle insan yaşadığı olayları mutlaka anlamlandırmak ister. İnanç sistemleri, kültür ya da yüksek bir amaca bağlanma bu noktada devreye girer. Kişi kendini daha büyük bir anlamın parçası hissettiğinde belirsizlik azalır, güven duygusu artar. Anlam ve inanç, insan zihninde koruyucu bir kalkan görevi görür. İnsan yaşadığı olayları anlamlandırıyor ve bir inancın parçası oluyor. Karma da anlamlandırma yapıyor. Yüksek bir anlamın parçası olmak kişi de belirsizliği gideriyor. Kendini güvende hissediyor. Korkular azalıyor.” şeklinde sözlerini tamamladı.

ÖZYEĞİN ÜNİVERSİTESİ, OTELCİLİK VE GASTRONOMİ SEKTÖRÜ LİDERLERİNİ 13. KEZ AĞIRLADI

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Baskı kültüründe zeki ama tembel insan çoktur!”

Küresel dalgalanmalar finansın geleceğini yeniden tanımlarken, küresel hazine yetkilileri için yeni bir dönem başlıyor

Kurak Bölgeler İçin İklim Krizine Karşı Yol Haritası Hazır: Kuraklık Ustaları Projesi Tamamlandı

Fırat EDAŞ’tan Yeşilyurt’a 40 Milyon TL’lik Enerji Alt Yapısı Yatırımı

ARNAVUTKÖY BOLLUCA’DAKİ ESKİ MADEN SAHASI İÇİN YASAL VE TEKNİK SÜREÇ TAMAMLANDI

Tarihler Şehri, Geçmişle Geleceği Aynı Hikâyede Buluşturacak: TEKNOFEST 2026 Şanlıurfa’da!

SEFO VE DEMET AKALIN’A “YERİNDE DUR” BAŞARISIYLA DIAMOND PLAK!

EBB’DEN YENİ BİR YATIRIM DAHA: VANİEFENDİ HALK PAZARI AÇILDI

Esenlik Turizm Her Turda 6 Umre Yapıyoruz

Erzurum Kültür Kurumu İlköğretimOkulu’nda sıfır atık farkındalığı

Taş Fırının Diliyle Yazılan Bir Hikâye: Lapidis Pide

Dededen toruna uzanan lezzet

TİGAD dijital habercilik ve medya çalıştayı Şanlıurfa’da yapılacak

Şap salgını sonrası kesilecek hayvan kalmadı: Et fiyatları yeniden yükselişte, fiyat istikrarı bozuldu

Gülşah Durbay’a son görev...

11. Yargı Paketi’nde sona doğru

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na 3 bin personel alınacak

Asgari ücret için ikinci toplantı perşembe günü yapılacak

TMSF'den Uluslararası Başarı

Sormam Lazım’ın Bu Hafta Konuğu Burak Serdar Şanal Oldu!

TÜRK KONUT YATIRIMCISI 2025’TE DUBAİ’YE AKIN ETTİ

ÖMÜR SABUNCUOĞLU’NUN KALEME ALDIĞI ‘ANNEME VE OĞLUMA’ KİTABININ LANSMANINA ÜNLÜ AKINI!

YAVUZ AĞIRALİOĞLU: EVLATLARINI MADDE BAĞIMLILIĞINDAN KURTARAMAYAN BİR MİLLETİN GELECEĞİ OLMAZ!

Erzurum’da Sendikal Hareketin Yeni Yüzü

Metehan Özer'den Aziziye Esnaf ve Sanatkârlar Odası’nda Değişim Vurgusu

Erzurum’un Kışa Meydan Okuyan Sıcak Durağı: Tavşanlı Park Aile Çay Bahçesi

Aziziye Ilıca’da Cirit Dostluğu: Ata Sporu Cenk Havasında Yaşatılıyor

AKM’DE ANIL ŞALLIEL VE ARKADAŞLARI RÜZGARI!

“Küresel ticaret yeniden kurulurken, Türkiye üretim gücünü korumalı”

Yükleniyor

ÖZYEĞİN ÜNİVERSİTESİ, OTELCİLİK VE GASTRONOMİ SEKTÖRÜ LİDERLERİNİ 13. KEZ AĞIRLADI

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Baskı kültüründe zeki ama tembel insan çoktur!”

Kurak Bölgeler İçin İklim Krizine Karşı Yol Haritası Hazır: Kuraklık Ustaları Projesi Tamamlandı

Fırat EDAŞ’tan Yeşilyurt’a 40 Milyon TL’lik Enerji Alt Yapısı Yatırımı

ARNAVUTKÖY BOLLUCA’DAKİ ESKİ MADEN SAHASI İÇİN YASAL VE TEKNİK SÜREÇ TAMAMLANDI

Tarihler Şehri, Geçmişle Geleceği Aynı Hikâyede Buluşturacak: TEKNOFEST 2026 Şanlıurfa’da!

EBB’DEN YENİ BİR YATIRIM DAHA: VANİEFENDİ HALK PAZARI AÇILDI

Esenlik Turizm Her Turda 6 Umre Yapıyoruz

Erzurum Kültür Kurumu İlköğretimOkulu’nda sıfır atık farkındalığı

Taş Fırının Diliyle Yazılan Bir Hikâye: Lapidis Pide

YAVUZ AĞIRALİOĞLU: EVLATLARINI MADDE BAĞIMLILIĞINDAN KURTARAMAYAN BİR MİLLETİN GELECEĞİ OLMAZ!

Başkan Bilen Siyaset Halk İçin Yapılır”

FIRAT: ALMANYA’DA CAMİLERE ‘İSRAİL’ SALDIRISI AYDINLATILSIN!

Bağımsız Türkiye Partisi Şöleni…

Başkan Öğdük Palandöken teşkilatını ziyaret etti

BTP’nin 9. Olağan Kongresi şölen havasında geçti

Başkan Ali Öğdük İlçe gezilerine devam ediyor

Zafer Partili Aslan: ‘Atık lobisi kazanırken Türk milleti kanser oluyor’

Başkan İşleyen yeni üyelere rozet taktı

Ünal Kocaman: “Siyaseti unvan için değil, sorun çözmek için yapıyoruz”

“ÇATLI” GELİYOR: 20 Mart’ta Sinemalarda Yeni Fragman Yayınlandı

Çift Terapisti Sevilay Abudaram'dan 2026 Yılı İçin Çiftlere 6 Öneri

2. Uluslararası Afet Film Festivali’nde Yarışacak Filmler Belli Oldu!

“İsimsiz Eserler Mezarlığı” Dünya Prömiyerini Tallinn Film Festivali’nde Yaptı!

TOD’UN YENİ DİZİSİ “VİCDANSIZ”IN İLK TANITIMI PAYLAŞILDI!

20’NCİ FELIS ÖDÜLLERİ SONA ERDİ

“UMARIM BEN DE BİR GÜN SİZLERİ FİLİSTİN’DEKİ BİR FİLM FESTİVALİ’NDE AĞIRLARIM”

KUZEY MAKEDONYA’NIN İLK TÜRKÇE FİLMİ

Kurtaran Ev Derneği yararına özel konser

SABANCI VAKFI 10. KISA FİLM YARIŞMASI’NIN SON BAŞVURU TARİHİ UZATILDI

Sinüzit ve yüz felci hakkındaki doğru bilinen yanlışlar!

Kış Sezonunda Kar Körlüğüne Dikkat!

Katarakt Ameliyatı Bunama Riskini Azaltabilir...

MYASTENİA GRAVİS HASTALIĞI GENÇ KADINLARI DAHA ÇOK ETKİLİYOR

Türkiye’de perfüzyon eğitimi akademik boyut kazandı!

Doğuştan Kalça Çıkığı Belirti Vermeden İlerleyebilir

TÜP BEBEKTE DOĞRU BİLİNEN 10 YANLIŞA DİKKAT!

Prof. Dr. Furkan Ayaz, MS Hastalarına Umut Olacak İlaç Geliştirdi

GENÇ YAŞTA KALP KRİZİNİN 8 ÖNEMLİ NEDENİ!

Şiddetli karın ağrısının nedeni divertikülit olabilir

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.GALATASARAY A.Ş. 16 12 1 3 24 39
2.FENERBAHÇE A.Ş. 16 10 0 6 22 36
3.TRABZONSPOR A.Ş. 16 10 1 5 14 35
4.GÖZTEPE A.Ş. 16 8 3 5 10 29
5.BEŞİKTAŞ A.Ş. 16 7 4 5 7 26
6.SAMSUNSPOR A.Ş. 16 6 3 7 4 25
7.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. 16 6 5 5 -2 23
8.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ 16 5 6 5 5 20
9.KOCAELİSPOR 16 5 6 5 -3 20
10.CORENDON ALANYASPOR 16 3 4 9 -1 18
11.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. 16 4 6 6 -3 18
12.TÜMOSAN KONYASPOR 16 4 8 4 -8 16
13.GENÇLERBİRLİĞİ 16 4 9 3 -4 15
14.KASIMPAŞA A.Ş. 16 3 7 6 -7 15
15.HESAP.COM ANTALYASPOR 16 4 9 3 -14 15
16.ZECORNER KAYSERİSPOR 16 2 6 8 -17 14
17.İKAS EYÜPSPOR 16 3 9 4 -11 13
18.MISIRLI.COM.TR FATİH KARAGÜMRÜK 16 2 11 3 -16 9