9580,72%-1,09
39,31% 0,37
45,57% 1,19
4242,38% 0,45
6759,51% 0,00
9 Haziran 2025 sabahı Gazze kıyılarına yaklaşan insani yardım gemisi Madleen, uluslararası sularda soykırımcı İsrail donanması tarafından durdurularak alıkonuldu. Bu gemi yalnızca ilaç ve bebek maması taşımıyordu, aynı zamanda dünyanın gözlerini kapattığı bir trajediyi, Gazze’deki dramı görünür kılmak istiyordu. Madleen Gazze halkına "umut olmak" için yola çıkarken, gemiye ismini veren kadın hakkında çok az şey biliniyordu: O, Gazze'nin ilk kadın balıkçısı Madleen Kulab'tı.
Madleen gemisinin yolculuğu Sicilya’dan yola çıkan Madleen yardım gemisi, bebek maması, un, pirinç, ilaç, bebek bezi ve çocuklar için protez gibi temel insani malzemeler taşıyordu. Gemide 12 insani yardım gönüllüsü bulunuyordu. Amaç sadece yardım ulaştırmak değil, kuşatılmış Gazze’nin sesini dünyaya duyurmaktı. İsrail donanması, uluslararası sularda gemiye müdahale etti. Önce dron saldırısına uğrayan gemi, ardından komando baskınıyla alıkonuldu. Gemi Aşdot Limanı'na çekilirken, aktivistler de gözaltına alındı.
Gazze’nin ilk kadın balıkçısı Madleen, adını Gazze’nin ilk ve tek kadın balıkçısı Madleen Kulab’dan alıyor. Bugünlerde 30'lu yaşlarını süren Madleen, babasının hastalığı üzerine 15 yaşında balık tutmaya başladı. Gazze'ye uygulanan ablukanın acımasızlığına rağmen her gün İsrail savaş gemilerinin gölgesinde teknelerdeydi. Kulab, İsrail ablukasının sadece politik değil, ekonomik olarak da bir yok ediş anlamına geldiğini anlatıyor. Al Jazeera English’e verdiği röportajda şöyle diyor: “Zorluk kelimesi burada çok hafif kalıyor. Bu artık sadece geçim değil, onur mücadelesi.” Ailesinin tek geçim kaynağı olan balıkçılığa dört kardeşin en büyüğü olarak sarılan Madleen, İsrail işgaliyle tekneleri ve ağları yok edilene kadar asla pes etmedi. Üstelik bir hava saldırısında babasını da kaybetti. Tıpkı 2 milyondan fazla Gazzeli gibi o da ailesini yanına alarak Gazze'de güvenli yer aramaya başladı. Önce Han Yunus'a, sonra Refah'a, Deyr el-Belah'a... Evleri bombalanan, tekneleri yok edilen bir balıkçı olarak, suyu kaybetmenin gelirden fazlası olduğunu, “kimliğin, onurun” elden gidişine dönüştüğünü dile getiriyor. Gazze ablukasını delmeye çalışan gemiye kendi isminin verileceğini İrlandalı bir aktivist arkadaşından duyduğunda nasıl hissettiğini anlatıyor. "Derinden etkilendim. Muazzam bir sorumluluk duygusu ve biraz da gurur hissettim. Bu benim için aynı zamanda bir umut mesajı. Teknemi bombalamış olabilirler ama adım kalacak ve denizin üzerinden yelken açacak." Madleen Kulab
Kulab’ın hikayesi, sıradan bir hayatın nasıl topyekün bir direnişe dönüştüğünün sembolü. Gazze’de kadın olmak, hayatta kalmak ve direnmek aynı anlama geliyor. Madleen gemisi, İsrail’in askeri gücünün değil. Gazze’deki sivil direncin, kadınların, çocukların ve dünyaya kulak vermeye çalışan insanların sembolü haline geldi. Tıpkı adını aldığı Madleen Kulab gibi... küçük bir teknede, dev dalgalarla, görünmez abluka duvarlarına karşı tek başına savaşan bir kadın. İsrail’in hukuk tanımazlığı ve kuşatma politikaları devam ederken, Madleen insanlığa ve vicdanlara yapılan büyük bir çağrı olarak görülüyor.