Erzurum, barış süreciyle ilgili bugün halkla buluşma adına gerçekleştirdiği konferansla bir kez daha tarihsel rolunu oynadı.
DEM Eş Genel BaşkanıTuncer BAKIRHAN, DEM Meclis Başkanı Pervin BULDAN ve Erzurum Milletvekili ve HDK Sözcüsü Meral Danış BEŞTAŞ'ın katılımıyla gerçekleşen kongrede şu düşünceler ön plana çıktı.
Erzurum tarihsel rolü olan bir kenttir. Farklı kültür, kimlik, inanç ve mezhep gruplarını bağrında bulunduran bir kenttir.
Kürt ve Türkler'in ve diğer etnik kimliklerin bir kentidir. Bu kente bir grubun diğer, kimlik, inanç ve fatklılıkları yok sayna lüksü yoktur. Burada bugün kimlikler bir realitedir.
Devlet Bahçeli'nin süreci başlatmada önemli bir rol oynadığının vurgusu yapıldı.
CHP''in imralıya temsilci göndermemesi tarihsel bir hatadır.
Bu hatalarından vaz geçmesi için henüz zaman vardır.
Tutumun devam etmesi kararının Kürt halkının haklarına kavuşmasına karşı bir tutum olduğu Kürt halkı bunun hesabını CHP'den soracaktır.
Erzurum'da DEM ana muhalefettir.TBMM'de Miletvekili temsiliyle, kazandığı belediyeler ve il genel meclis üyeleriyle kentin etkili siyasi bir gücüdür. Bu görmezden gelinemez.
Irkçı hezeyanlar peşinde koşanlar çok etkili güç değiller.
Ülkeye dair nasıl bir tasavurları var. -Barış süreciyle birlikte DEM birlikteliğini güçlendirerek daha büyük ve etkili bir güç olma potansiyeline sahiptir.
İyi bir örgütlenmeyle birlikte kentte etkinliğini arttırırsa bugün zehirli dili kullanan ve ırkçılık peşinde koşanların gücünü ve etkinliğini azaltacaktır.
Barış, bu toplumun birlikte yaşamanın temel güvencesidir.
Red ve inkârın olmadığı, temel hakların anayasal güvenceye kavuşturulduğu yeni bir anayasa ve düzenlemenin gerekliliğine ihtiyaç vardır.
Rojava statüsü, Türkiye'de devam eden barış görüşmelerinin dışındaki bir konudur. Pervin Buldan'ın Öcalan'a dair aktarımıdır.
Barış'a dair devlet adına atılan yavaş adamlar olsa da birlikte bir gelecek kurma adına kararlı bir irade söz konusudur, denildi.
Biz Kürt halkının, barış ve umuduna asla ihanet etmeyiz, denildi.
Mahpushanede tutulan milletvekilleri ve kayyumla içerde tutulan belediye eş başkanlarına dair AHİM'in kararları var.
Bunlara dair herhangi bir yeni karar olmaksizin bırakılabilir.
Çünkü hukuki bir dayanaktan yoksun olarak içerde tutuluyorlar. -Üç milyar dolar son elli yıllık çatışmalarda harcanan bir paradır.
Çatışmalı süreç olmasaydı bu parayla emekçilerin ve emeklilerin yaşam standartlarının yükselecekti.Fakirliğin ortadan kalktığı bir ülke olurdu.
Ülke hazinesi bugün kü borçlu durumda olmayacaktı. Kaybedilen canlar son bulacak, artık gerilla ve asker annesi ağlamayacak.
Barışa dair yeni dönem ve gelecek inşası başlayacak.Herkes bu barışın yeşertilmesi için bir çaba ve gayret içinde olmalıdır.
Tüm renkler kendi gerçekliğiyle haklarına kavuşacaktır, mesajları ağırlıklı olarak konferansta öne çıkan mesajlar oldu.
Kent ve kongreye Dair Gözlemlerim; TBMM'de temsili bulunan ve bulunmayan siyasi parti temsilcilerinin bulunmaması dikkat çekiciydi.
Toplantıya katılanlar daha çok siyasi düşünce olarak DEM partiye yakın kuruluş ve inanç gruplarıydı.
Kent geneline baktığımızda İP, ANAHTAR Parti ve ZAFER Partisi'nin düşük katılımlı basın açıklamaları dışında büyük bir tepki gelişmediğini görebiliyoruz.
MHP'nin bu cephe içinde yer almıyor olması da bu tepkinin cılız kalmasında etkilidir. Selahattin Demirtaş'in katıldığı İstasyon Meydanı gibi bir miting değildi.
Her ikisinde de barış süreci vardı. Biri miting, diğeri konferans salonu olması farklılıklar arz etsede tepki anlamında da bir farklılık ve yumuşama gözlemlenebildi.
Sürecin Erzurum'da başlaması önemliydi.
Buradaki gösterilecek tepki ve refleks Türkiye'de atılacak adımlar için önemliydi. Erzurum halkı tüm kesimleriyle bugün bu konferansın yapılmasına dair olumlu ve olumsuz olarak tartıştı, konuştu.
Esas önemli olan şudur: Konuşulup, tartışılanları sağlam bir barış zeminine taşıyabilmektir.
İstiklal Marşı ile ilgili spontane ve provakatif bir girişim oldu.
Burada olası bir olumsuz durum Türkiye kamuoyuna duyurulacak. Dışarda barış sürecini baltalamak isteyenlerin ekmeğine yağ sürülerek.
BöyleceTürkiye geneli barışa dair bir algı yatatılacaktı. Barış, kendi içinde aynı düşünen gruplarla değil farklı kesimlerle konuşulup, tartışılması ve ikna edilmesi gereken bir süreçtir.
Farklı kesimler ne kadar çabuk ikna edilirse barış süreci o oranda hız kazanır. Erzurum medyasına ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Bilgi, donanım sahibi olmayan, yıllardır kullandığı zehirli dille toplumu kutuplaştıran bir anlayışa sahipler.
Korkak, belli kliklerin güdümünde çalışan ve özgür irade sahibi olmayan çarpıtma haberleri yapmaktadır.
Bu medya Erzurum ilinin en büyük dezavantajıdır.Erzurum halkını gerçeklerle buluşturmuyorlar.
Barışı yerelde analiz edecek, perspektif sunabilecek objektif tek bir kalem yok. Medyanın bu halinden dolayı Erzurum toplumu değişmiyor.
Çünkü toplumsal bir perspektif ve farklılıklar Erzurum toplumuna sünmüyorlar.
Konferansa kadın katılımı çok azdı.Eşbaşkanlık gibi bir sistemle yönetilen DEM Parti'de kadın katılımın az olması düşündürücüydü. Hem Kürt hem de Türk kesimlerinde barışa dair ciddi soru işaretleri mevcuttur.
Dünyadaki çatışmalı süreçler dikkatle irdelenildiğinde toplumlarda oluşan güvensizlik, kutuplaşmalar ve ihtiyatlı durumun Türkiye toplumunda da oluştuğunu rahat bir şekilde gözlemleyebiliyoruz. Toplumun tüm kesimleri bu çatışmalardan büyük acılar çekti.
Hiç bir çatışmalı süreç ebedi sürmez bir nihayete etmek zorunda, Türkiye toplumunun büyük kesimi de savaşın bu topluma neler kaybettirdiğinin farkındadır.
Acılar yarıştırılmadan yüzleşilerek bir yerde son bulmak zorunda.
Çatışmanın uzun sürmesi hiç kimsenin hesap edemediği durumların ortaya çıkmasına ve hiç kimsenin yararına olmayacak sonuçlara evrilme gibi yanı da vardır.
Barış, uzun erimli bir süreçtir. Elli yıllık çatışmanın yarattığı ön yargıları ve kutuplaşmaları bir anda gidermek çok zordur. Çok daha zor süreçler bizi bekliyor.
"Yüzleşme komisyonu" çatışmaya taraf olan herkes için zor süreç olacaktır.
Devlet ve PKK politikalarıyla yüzleşecekler.
Bir çok karanlık olay gün yüzüne çıkacaktır. -Ne red ve inkâr ne de isyan deyip, yeni bir döneme kapı aralamanın vakti çoktan gelmişti. Ve yaşanan çatışmaların en büyük kurbanı hiç şüphesiz güvendir.
Güven atılacak karşılıklı adımlarla tesisi olacak bu da belki de yılları alacaktır. Süreci en çok zorlayacak olan olgu GÜVEN duygusu olacaktır.
Tayyar ÖZBEY /22.11.2025

