Ortadoğu’daki bu hızlı gelişmeler arifesinde Suriye’de Baas rejimi yıkıldı. Bu beklenen bir durum muydu? Evet beklen bir durumdu fakat kimse bu kadar kısa surede yıkılacağını öngörmemişti. Çünkü arkasında Rusya gibi bir dev vardı. Öyle görülüyor ki son bir haftada uluslararası güçlerin kararıyla Suriye rejiminin yıkılmasına karar verdiler. Doha konferansı Esad’ın son umutlarını bitirdi.
Peki bundan sonra ne olacak?
Suriye rejiminin yıkılması aslında benzer dikta ve baskıcı rejimlere verdiği ciddi bir mesaj oldu. Aynı durumda olan rejimler için sinyal çanları başladı. Bu rejimler ortaya çıkan durumdan ders çıkarmak zorunda. Eğer yeteri dersi çıkarmazlarsa benzer akıbetlerle karşı karşıya kalacaklar.
Suriye’de ortaya çıkan bu tablodan sonra birkaç hususa dikkat çekmek lazım.
Uluslararası terör listesinde yer alan ve daha önce bombalanan HTŞ’in önünü açtılar. Ve diğer güçlerle birlikte Suriye rejimini yıkmalarını sağladılar.
Suriye rejimine karşı mücadele eden farkı yapıdaki rejim karşıtları var. Bunlar; YPG, HTŞ, ÖSO, Dürziler vb. yapılar. Bu yapıların hiçbiri yekpare yapılar değil. Her bir yapının farklı hedefleri ve amaçları vardır. Bu yapıların arkasında duran farklı uluslararası güçler vardır. Bu güçlerin de amaç ve hedefleri vardır. Bunlarda yeni yapının belirlemesinde etkin olacaktır. Burada tabi en önemli olarak İsrail’in tutumu belirleyici olacaktır. İsrail hangi yapıyla daha yakın temastaysa bölgede o yapı daha avantajlı durumda olacaktır. Bu rejim karşıtı yapıların etnisite ve ideolojik olarak birbirlerinden farklı yapıdalar. Herbirinin hedef ve amaçları bakımından farklılıkları vardır. Aynı İslamcı gruplar içinde bile birbirine karşıt güçler vardır. Rejim sonrası paylaşımda konumunu belirleme ve statü elde etmek için çatışacaklar.
Suriye rejim karşıtı güçlerden YPG’ye baktığımızda sistem olarak kurmak istedikleri yapının Avrupa ve uluslararası güçlerin daha çok onay verecekleri bir yapıdalar. Ülkenin ne kadarına hâkim olacaklar? YPG’in içindeki Arap aşiretler ilerde YPG’ye ne gibi sıkıntı çıkaracak belli değil. Kürtler için en büyük handikap bu yapılar ve Türkiye devletinin tutumu olacaktır.
HTŞ uluslararası güçler tarafından terör listesinde olan bir radikal dinci bir grup. Herkesin aklında bu yapıyla ilgili çok kötü imaj var. Suriye’de bu yapının eline silahlar verip, bir rejim kurduracaklar mı? Verdikleri ılımlı mesaj onlara bir konum kazandırır mı henüz hiçbir şey belli değil.
ÖSO Türkiye tarafından destekli paralı paramiliter bir güçtür. Türkiye bu yapı üzerinden Suriye’de bir kazanım sahibi olmaya çalışıyor. Bunların HTŞ ile ciddi bir iktidar ve alan hakimiyeti elde etme istekleri var. Bundan dolayı bu yapıların birbirleriyle çatışması büyük olasıdır. Dışardan farklı ülkelerden gelerek oluşturulmuş bir yapı. Bunlar için önemli olan çıkarları ve alacağı para. Her zaman için tehlikeli bir grup. Silahlarını ne zaman, kime çevirecekleri hiç belli değil. Yeni Suriye’nin tayininde bu yapı karar mekanizmasında yer alacak mı almayacak mı önemli bir soru işareti.
Esat sonrası Suriye geleceğini belirlemede büyük güçlerin istekleri önemli olacaktır. Burada nasıl bir yapı istedikleri ve tabi ki de İsrail’in nasıl bir yapı istediğine bakacaktır. Çünkü Suriye rejiminin yıkılmasının en temel nedenlerin başında İsrail geliyor. İsrail zaten Suriye rejimini yıkmak istiyordu. Dolayısıyla İsrail’in burada öngöreceği yapılar önemli olacaktır. HTŞ’in Şam’ı ele geçirmesi İsrail’i ciddi olarak alakadar edecektir. HAMAS ve benzeri dinci yapılarla mücadele edip, tasfiye etmeye çalışırken benzer bir yapıyı yanı başlarında sınır komşusu olarak isteyeceklerini hiç sanmıyorum.
Yine Suriye’deki ortaya çıkan durumdan sonra Irak, İran ve Türkiye ile ilgili önemli gelişmeler olacaktır. Bu tablo sadece belirtilen ülkeleri değil Ortadoğu’daki tüm rejimleri etkileyecektir.
İran’da bir parçalanma mı yoksa bir rejim değişimi mi öngörecekleri henüz kesin değil. Bu değişimden İran’in ciddi olarak etkileneceğini söyleyebiliriz.
Suriye’de ortaya çıkan yapıdan en çok etkilenecek devletlerden biri Irak devleti olacaktır. Bölgede Şia, Sünni ve Kürtlere dayalı değişimler öngörülecekse Irak’ta da ciddi değişimlerin olacağını öngörmeliyiz. Kürtleri Irak’a uzanan bir koridorda birleştirecekler mi? Eğer birleştirseler Kürtler içinde Barzanilerin tutumu önemli olacaktır. Sünnilerden, Şialardan ve Kürtlerden oluşan bir yapıya gidecekler mi bekleyip görmek lazım.
Sonuç itibariyle Suriye’de ortaya çıkan yapılara baktığımızda hiçbir yapının birbirleriyle uzlaşabilecek yapılar olmadığını söyleyebiliriz. Merkezi bir yapı ve bu merkezi yapıya bağlı federal ya da otonomi yönetimin ortaya çıkması zordur. Nasirileri, Sünni Arapları, Kürtleri ve Hırıstiyan halklar var. Bunları merkezi bir yapı etrafında toplamak çok zordur. Öngörülerime göre yeni devletçiklerin ortaya çıkması daha olasıdır.
Suriye’de ortaya çıkan durum daha uzun bir süreç alacaktır. Daha çok konuşulacak ve nasıl bir yapıyı ortaya koyacaklarını bekleyip göreceğiz. Denklem çok denklemli ve karışıktır. Suriye’de tüm uluslararası güçler burada masada olacaktır. Bölgede pozisyonlarını belirleyecekler. İran bu masada ciddi olarak zayıfladı. Kendi geleceğinin derdine düşecektir.
Tayyar ÖZBEY/08.12.2024