Para kazanmak için her yol mubah mıdır?
İnsan, davranışı paraya göre değişir mi?
İnsani değerleri, bir meta olan para belirler mi?
Parası çok olan insan saygın ve değerli kişilik mıdır?
İnsana ait önemli değerler parayla satın alınabilir mi?
Para yaşamımızın merkezinde ise diğer değerler bu yaşamımızın neresinde yer alıyor?
Her insanın doğumla başlayan bir hayat hikayesi vardır. Kimisi maddiyatı merkeze koyarak bir değer oluşturmaya çalıştığına inanır. Bir diğeri de insanlık değerlerini yaşatmaya ve yerleştirmeye hayatını adar. Mücadelesini o yönde verir. Mutlak olarak bu iki hayatın birbirinden farkı olur.
Tüm bu sorular hayatımızın bir zamanında kendimize sorduğumuz sorulardır. İnsan, yoldaşını, kendisine kol kanat geren ve gözeten değerini parayla satar mı?
Aşağıdaki hikâyeyi okuduğumuzda yukarıdaki soruların cevabını ve yaşama ilişkin bazı konuları daha net bir şekilde anlamış olacağız.
"Yıl 1917 yer Irak..
İngiliz bir general, koyunlarını otlatan çobanı uzaktan bir müddet izledikten sonra
yanına yaklaşır ve der ki;
‘’Eğer sürüyü koruyan bu köpeğini öldürürsen sana 100 sterlin vereceğim’’ der.
Uzun zamandır zor şartlarda yaşayan çoban için teklif ettiği miktar, büyük bir paradır.
Ancak köpek de çok kıymetlidir.
Çobanın tek güvendiği, sürüsünü idare eden, her türlü tehlikeye karşı koruyan, hasta olan koyunun başında bile günlerce aç susuz bekleyen, önemli bir varlıktır köpeği...
Ama teklif edilen para 100 sterlindir.
Çoban için bu iyi bir para...!
Çoban, köpeği yakalayıp, generalin önünde keser ve parayı alır.
General:
‘’Eğer köpeğin derisini yüzersen, 100 sterlin daha veririm’’ der.
Çoban bu sefer düşünmeden yüzer deriyi ve alır parayı.
General:
Bir kez daha... ‘’Eğer bu sefer de köpeği parçalara ayırırsan 100 sterlin daha veririm’’ der.
İş artık raydan çıkmıştır.
Köpeğini parçalara ayırır ve alır parayı.
İşi biten general oradan tam ayrılırken;
Bu sefer teklif çobandan gelir:
‘’Eğer 100 sterlin daha verirsen, köpeğin etinden de yerim’’ der.
General cevap verir:
‘’Asla!...
Benim amacım, değer verdiklerinize karşı yaklaşımınızı öğrenmekti. Sen para için yoldaşın, yardımcın ve her şeyin olan köpeğini feda ettin. Ben ihtiyacım olan şeyi öğrendim’’der.
Genaral sonra yanındakilere dönüp şunu söyler:
‘’İnsanlar bu karakterde olduğu müddetçe korkmayın, her şeyi yaptırabilirsiniz’’ der.
Parası olup, değeri olmayan insanlar; değeri olup, parası olmayan insanların hayat anlayışını değiştirdi.
Bu hikâyeden çok önemli dersler çıkarmak lazım. Hasımlarınız kişiliğinizi ve davranışlarınızı bazen size verdiği bir makamla veya bazen de verdiği yüklü bir miktar parayla denemek isterler. Size sunulanlarla değerlerinizden vazgeçiyorsanız artık rahat satın alınan bir kişi olursunuz. Ve karakterinizi, değerlerinizi, hayat felsefenizi, düşüncenizi ve davranışlarınızı size verdiği para ve makama göre değiştirirseniz. O aldığınız parayı ve makamı bir gün kaybederseniz. O vakit kaybınız büyük olur. Geriye karakterini, kişiliğini her şeyini paraya ve makama satmış kişiliksiz, karaktersiz bir insan olarak kalırsınız.
İnsanların bugün giderek değerlerinden uzaklaştığı bu dönemde sağlam bir kişiliğe, doğru davranış ve tutum sahibi insan olmak önemlidir. Bu dönemlerde sağlam kişilik ve duruş ortaya koymak önemlidir.
Tayyar ÖZBEY/ 19.10.2024