Ulaşım, insanların şu ya da bu şekilde toplum yaşamına katılmak için kullanmak zorunda
olduğu "kamusal bir hak" tır. Bu nedenle ulaşım, medeniyetin ve gelişimin en önemli
göstergesidir. Bölgeyle ilgili diğer bütün sosyal hizmetler ancak iyi bir ulaşım ağıyla
gerçekleşebilecek hizmetlerdir.
Bölgelere ve ilçelere hizmetler yapılırken ihtiyaç durumuna, bölgelerin gelişmişlik ve öncelik durumuna göre hizmetlerin yapılıp, yapılmadığına bakmamız gerekiyor.
Palandöken dağı güney ilçeleri ile arasına adeta bir set çekmiş ve sırtını dönmüş durumda. Bu bölgeniz fiziki gerçekliği, yalnız bu ilçelerle ulaşımı ve iletişimi zorlaştıran diğer bir neden siyaset ve bürokrasi engelidir. Bölge halkı bir ayrımcılığa maruz kaldığının farkındadır. Bölgenin bu ayrımcılığı devlettin kendi verileri de desteklemektedir.
İşte o veriler; ’’Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Türkiye'deki ilçelerin 2022 sosyo- ekonomik gelişmişlik sırasına ilişkin yapmış olduğu araştırmanın sonuçları açıklandı. Açıklanan sonuçlara göre Türkiye'de toplam 973 ilçe vardır. Sosyal Ekonomik ve Gelişmişlik Araştırması (SEGE) 2022 çalışmasında ilçelerin gelişmişliklerine dair veriler 56 değişken kullanılarak elde etmiştir. İşte o çalışmada kullanılan bazı değişkenler; demografi, istihdam ve sosyal güvenlik, eğitim, sağlık, finansal, rekabetçilik, yenilikçilik, yaşam kalitesi vb. alanlarda elde ettiği bu verilerle ilçelerin gelişmişlik düzeyleri belirlenmiştir.’’
İLÇE GELİŞMİŞLİK SIRALAMASI GRUP Karaçoban 952
6, Karayazı 966 ,6
Tekman 969 ,6
Bu ilçelerinin yanında Köprüköy ve Çat ilçelerinin de Türkiye’de ilçeler arası gelişmişlik sıralamasında en geri sırada yer alıyor olması Erzurum için bir utanç vesikası olması gerekiyor. Geri kalmış bu ilçelerin en büyük özelliği nüfusun büyük çoğunlüğü Kürt vatandaşlarımızdan oluşuyor olmasıdır.
Güney ilçelerinin nüfus durumuna da bir bakalım; -Hınıs:28.832 -Tekman:25.969 -Karayazı:23.376 -Karaçoban:22.250
Bu ilçelerin toplam nüfusu: 98.427 kişidir. Yüz bin nüfusun kaderini ve gelişimini etkileyen en önemli olgu hiç şüphesiz ulaşımdır. Onun için ‘’Palandöken Tüneli’’ hem bölge halkı hem de
Erzurum kenti için önemlidir. İklim şartları nedeniyle Güney İlçeleri ile sağlıklı bağlantı ve ulaşımda en iyi çözüm tüneldir. Bu Tünelin yapılmasıyla birlikte Tekman, Hınıs, Karayazı, Karaçoban yollarının bu tünele bağlantısının sağlanması sadece güney ilçelerinin ulaşımını rahatlatmaz. Aynı zamanda Muş,Van, Diyarbakır kısacası Güneydoğu’yu Doğu’ya bağlayarak güçlü bir ulaşım ağı da kurulmuş olacaktır. Bu da hem güney ilçelerin gelişimine hem de kentin gelişimine büyük katkı sağlayacaktır.
Erzurum haritasına baktığımızda Erzurum’a en yakın ilçe Tekman’dır. Yola çıktığınız zaman özellikle kışın en uzak ilçe konumuna düşüyor. Son köylerine varıncaya kadar özellikle kışın yol mesafesi 200 km’yi bulabiliyor. Bu durumdan orada yaşayan halk ve ilçeye görevleri dolayısıyla gelen memurlar şikayetlerine neden olmaktadır. Güney ilçeleri içinde özellikle Tekman ilçesi kışın çok sıkıntılı bir ilçe durumundadır. Birbirinden farklı ve uzak bölgeleri olan dağınık bir ilçedir. Ulaşımın yanında diğer birçok sorunları da mevcuttur. Bütün bu sorunların türevi ise bu ulaşımdır. Ulaşım halledilirse bölgenin diğer sorunların çözümü de hiç şüphesiz kolaylaşacaktır.
Nene hatun köyü yakınından geçen Tekman yoluna daha önceki bir yazımda da bahsetmiştim. Yol mühendislik hatası bir yoldur. Yirmi yıllık bir çalışma ve emek sonucunda ancak bu yolu yapabildiler. Bu yolun güzergahına onay verenler bölgenin şartlarını ve koşullarını gözeterek yapmadıkları kesindir. Bu yolun projesinde imzası olanlar ya bilmiyorlar ya da bilmek istememişler. Çünkü özellikle kışın 2 bin 874 rakımı olan Ejder Tepesine kar yağışıyla birlikte başlayan buzlanma dolayısıyla çıkmak neredeyse imkansızlaşıyor.
Böyle bir yolu nasıl yapmışlar anlayabilmek gerçekten çok zor. Devlet, yollar ve tüneller yapabilecek imkanlara ve kapasiteye sahiptir. Siyasilerin zamanında bölge halkına bu tünelle ilgili vermiş olduğu vaatleri var.
‘’Recep Tayyip Erdoğan 21 Mart 2014
Erzurum İstasyon caddesindeki mitinginde Tekman tünelini ilk kez dillendirdi. ’’İnşallah Tekman tünelinin de talimatını verdim, onun üzerinde de ayrıca çalışıyoruz. Çünkü o yolu tünelle iyice kısaltacağız ve o sorunu çözeceğiz inşallah’ demişti.
Daha sonraki birçok siyasetçi bunu siyaset malzemesi olarak kullanmıştır. Mecliste bu tünelin yapılması ile ilgili soru önergesi dönemin Ulaştırma Bakanına verilmesine rağmen bir sonuç alınmamıştır. Son günlerde yine meclis kürsülerinde ve basın açıklamalarında milletvekilleri daha önce dile getirdikleri sorunlarla ilgili bir kez daha basına beyanatlar vermekte ve çözüm geliştireceğne dair açıklamalar yapmaktalar
Bahsettikleri hizmetlerle ilgili plan ve bütçe komisyonunda bu hizmetlere pay ayrılmış mıdır?
Yapılacak hizmetlerin projeleri ve ihaleleri yapılmış mıdır?
Bunlarla ilgili somut adımlar atılmadan halk bu beyanatlara bir kez daha inanmayacaktır.
Siyasetçilerin anlaması için bu tünel yapılırsa bölgenin ulaşım seyri nasıl değişir,
Ona bir bakalım; ‘’Erzurum ile Tekman arasındaki Nene Hatun'dan çıkan yola 6 kilometrelik bir tünel yapılırsa karayolu 66 kilometreden 41 kilometreye, 8,5 kilometrelik tünel yapılırsa karayolu 36 kilometreye düşecek.
Ya diğer ilçeler ve Muş'un durumu ne olacak? -Tekman Tüneli projesi, 165 kilometrelik Erzurum- Hınıs arası karayolunu 91 kilometreye, 235 kilometre olan Erzurum- Muş arasını 190 kilometreye düşürecek.’’
Tünelin uzunluğuna bağlı olarak güney ilçeleri ve diğer güney illeri ile olan ulaşım mesafesi daha da kısa hale gelecektir.
Hükümet iradesini ve kararını ortaya koysaydı ve bu tüneli gerçekten yapmak isteseydi çoktan yapılmıştı. O isteği ve iradeyi ortaya koyamadığı için yapılmadı. Bölgeyi ulaşımda rahatlatacak bu tünel hem masraf hem de km olarak yapılmış daha birçok tünellerden az bir maliyete sahip olmasına rağmen öncellenen bir yol olarak görülmediği için yapıldı.
Siyasi iradenin, isteği ve öncellik verilmesi sonucu Ovit ve Prinkayalar tünelleri yapıldı. İkizdere-İspir arasında bulunan 2 bin 600 rakımlı Ovit Tüneli, Rize ve Erzurum arasındaki ulaşımı sağlayan bir yol oldu. Ovit Tüneli'nin uzunluğu 14,346 kilometredir. Bu tünel Türkiye'nin en uzun, dünyanın ise en uzun çift tüplü kara yolu tüneli olacaktır. Yine Erzurum- Artvin yolunda, Tortum Gölü ile Tortum Şelalesi yakınlarındaki geçitte yapılan Pirinkayalar Geçidi 2 bin 246 metrelik bir geçittir. Pirinkayalar Tünelini bin 100 metrelik bir bağlantı yolu ile geçildi.
Daha kısa bir mesafe ve daha az bir maliyetle açılacak bu tünel neden göz ardı edildi, ediliyor soruyoruz?
Ulaşım, insan için hem toplumsal, hem de bireysel yaşam için bir gereksinim ve zorunluluktur. İnsanların temel gereksinimlerini yerine getirmesi, kamusal haklarını kullanması ve herhangi bir hizmetten faydalanması için ulaşım bir zorunluluktur. İnsanların hem etkileşiminde hem de iletişiminde ulaşım önemli yer tutar. Bu anlamda en etkili iletişim yüz yüze yapılan iletişimdir. Bu da ancak iki insanın birbirine kavuşmasıyla olur. Ulaşım bu kavuşma araçsallığı görür. İnsanların bir araya gelmesi üretimsel ve kültürel birikimi sağlaması için ulaşım kaçınılmaz bir araçtır. Ulaşım insanların sosyal ve kültürel bağının gelişmesinde önemli bir etkiye sahiptir.
Toplumsal bir varlık olan insan her türlü ihtiyaca ve soruna sahip olabiliyor. Önemli olan vatandaşın bu sorunlarına cevap olabilmektir.
Toplum siyasilere belli süreliğine yetki vermesi ve bu yetkiyle vergi emanetini doğru kullanması bir vicdan meselesidir. O parayı kimlik, inanç, dil bölge farklılıklarına bakmaksızın
insanların ihtiyaç ve gelişmişlik durumuna göre harcamak gibi bir zorunluluğu vardır. O parayı kendi siyasi hedeflerinizi gerçekleştirmek veya o parayla insanlarımızın tercihini değiştirmeye ve siyasi çıkarlar elde etme hakkını hiçbir siyasi partiye vermez, vermemelidir.
Siyasi partiler iktidara geldiklerinde hizmet yaparken bölgenin siyasi yapısına bakmamalıdır. Hizmeti oy şantajı olarak kullanması doğru değildir. Hangi siyasi parti bunu yaparsa şantajdır, ahlaksızlıktır. Böylesi bir davranışın ortaya konması herhangi bir etik değerle bağdaşmaz.
Tayyar ÖZBEY/08.11.2025